Sanat Şiiri ve Düzyazıya Çevrilmiş Hali

 SAN'AT

1.Dörtlük

Yalnız senin gezdiğin bahçede açmaz çiçek,
Bizim diyarımızda bin bir baharı saklar!
Kolumuzdan tutarak sen istersen bizi çek
İncinir düz caddede dağda gezen ayaklar

Düzyazı Hali:

Çiçek yalnız senin gezdiğin bahçede açmaz; o bahçede, ne güneşin ışığı ne de yağmurun bereketi hayat bulur. Sen adım attıkça toprak daha da kurur, çiçekler boynunu büker ve her şey sessizce solup gider. Bizim hayat dolu diyarımız bin bir baharın güzelliğini saklar. Dilersen kolumuzdan tutarak çek bizi. Doğanın dağda gezen ayakları düz caddelerde incinir.

2.Dörtlük 

Sen kubbesinde ince bir mozaik arar da
Gezersin kırk asırlık mabedin içini
Bizi sarsar bir sülüs yazı görsek duvarda,
Bize heyecan verir bir parça yeşil çini

Düzyazı Hali:

Sen, binlerce yıllık bir mabedin içinde dolaşırken kubbesinde ince detaylarla işlenmiş bir mozaik ararsın; gözlerin ise sanatın zarafetini ve kusursuzluğunu bulmak için her köşeyi tarar. Ancak bizlerse sadece duvarda bir sülüs yazı gördüğümüzde bile içimizde bir titreme oluşur. Bize heyecan veren şey bir duvar süsü ya da sıradan bir desen değil belki de sadece bir parça yeşil çinidir. 

3.Dörtlük

Sen raksına dalarken için titrer derinden
Çiçekli bir sahnede bir beyaz kelebeğin
Bizimde kalbimizi kımıldatır derinden
Toprağa diz vuruşu dağ gibi bir zeybeğin

Düzyazı Hali:

Sen, rengarenk çiçeklerle süslenmiş bir sahnede zarifçe dans eden beyaz bir kelebeğin kıvrak hareketlerine dalarken, derinlerde bir yerlerde kalbin titrer, büyülenmiş gibi hissedersin. O narin ve ince raksı seni duygulandırır. Bizim kalplerimizi ise bambaşka bir şey etkiler; toprağa dizini güçlü bir şekilde vuran, heybetli bir zeybeğin ağır adımları. O an, tıpkı dağ gibi dimdik duran zeybeğin dansı içimizde derin bir kıpırtıya yol açar, ruhumuzu sarsar.

4.Dörtlük

Fırtınayı andıran orkestra sesleri
Bir ürperiş getirir senin sinirlerine,
Istırap çekenlerin acıklı nefesleri
Bizde geçer en yanık bir musiki yerine

Düzyazı Hali:

Fırtınayı andıran güçlü ve yoğun orkestra sesleri sana derin bir ürperti getirir, o sesler adeta bedenini sarar. Ancak bizde ise acı çekenlerin derin nefesleri içimizi titreten bir müziğe dönüşür. O acı dolu nefesler en yanık melodilere bedeldir ve içimizde belki hiçbir müziğin başaramayacağı kadar derin izler bırakır.

5.Dörtlük

Sen anlayan bir gözle süzersin uzun uzun
Yabancı bir şehirde bir kadın heykelini,
Biz duyarız en büyük zevkini ruhumuzun
Görünce bir köylünün kıvrılmayan belini...

Düzyazı Hali:

Sen, yabancı bir şehirdeki bir kadın heykelini derin bir şekilde sanatın her ayrıntısına kadar uzun uzun bakarsın. Heykelin estetik duruşu ve sanatçının ustalığı seni düşüncelere daldırır. Oysa biz, ruhumuzun en derin zevkini başka bir yerde daha sade ama daha güçlü bir manzarada buluruz. Bir köylünün dimdik duran ve asla eğilmeyen belini gördüğümüzde onun taşıdığı azim ve kararlılık bize sanatınd güzelliğin ötesinde bir duygu hissettirir.

6.Dörtlük

Başka sanat bilmeyiz karşımızda dururken
Yazılmamış bir destan gibi Anadolu’muz
Arkadaş, biz bu yolda türküler tuttururken
Sana uğurlar olsun... ayrılıyor yolumuz

Düzyazı Hali:

Biz, tarih boyunca yazılmamış ama her adımında yaşayan bir destan gibi duran Anadolu’muz varken başka sanat bilmeyiz. O toprakların her köşesi kültürün, tarihin ve kahramanlıkların izleriyle doludur. Arkadaş, biz bu yolda yani Anadolu’nun değerleri ve mirasıyla şekillenen yolda türküler söylerken kendi yolumuzu buluruz. Sen ise başka bir yola çıkıyorsun. Sana uğurlar olsun artık seninle ayrılıyor yolumuz.